Fatih Sultan Mehmet Hakkında Doğru Bilinen 5 Yanlış

Fatih Sultan Mehmet Hakkında Doğru Bilinen 5 Yanlış

  • 12

Fatih Sultan Mehmet Hakkında Doğru Bilinen 5 Yanlış

Tarihin en büyük liderleri, zamanla efsanelerle örülü bir hale bürünür. Onların hayatları, başarıları ve kişilikleri üzerine anlatılan hikayeler, nesilden nesile aktarılırken bazen gerçeklerden uzaklaşabilir. Fatih Sultan Mehmet de bu durumdan nasibini almış, hakkında pek çok doğru bilginin yanı sıra, popüler kültürde yerleşmiş yanlış inanışlar da oluşmuştur. Bu efsaneler, onun görkemli portresini zaman zaman tek boyutlu veya eksik bir çerçeveye hapsetmektedir. Oysa Fatih, sadece bir savaşçı veya sadece bir fatih değildi; çok yönlü, karmaşık ve derin bir kişiliğe sahipti. Bu yazıda, Fatih Sultan Mehmet hakkında en yaygın şekilde doğru kabul edilen 5 yanlışı mercek altına alacak, tarihsel kanıtlar ışığında bu efsaneleri ve arkasındaki gerçekleri inceleyeceğiz. Gerçek Fatih'i tanımak, efsanelerle perdelenmiş portresini aralamakla mümkündür.

Tarihi Gerçekler ve Popüler Efsaneler

Fatih Sultan Mehmet gibi tarihin akışını değiştirmiş bir liderin etrafında efsanelerin oluşması kaçınılmazdır. Onun İstanbul'u fethetmesi gibi devasa bir başarı, kişiliğinin diğer tüm yönlerini gölgede bırakma eğilimi gösterir. Bu durum, onu genellikle sadece savaş meydanlarında at koşturan, sert ve tavizsiz bir komutan olarak resmeden popüler bir imaj yaratmıştır. Ancak tarihsel kaynaklar incelendiğinde, bu imajın eksik olduğu ve Fatih'in çok daha katmanlı bir karaktere sahip olduğu görülür. Onun devlet adamlığı, entelektüel merakı ve sanata olan ilgisi, en az askeri başarıları kadar önemlidir. Şimdi bu popüler efsaneleri tek tek ele alalım.

Doğru Bilinen Yanlışlar ve Gerçekleri

Toplumda yaygın olarak kabul görmüş ancak tarihsel gerçeklikle tam olarak örtüşmeyen bazı inanışlar, Fatih'i doğru anlamamızın önünde bir engel teşkil edebilir. İşte o yanlışlardan beşi ve doğrusu.

Yanlış 1: Fatih, Sadece Askeri Odaklı ve Sert Bir Hükümdardı

Gerçek: Bu, en yaygın yanılgıdır. Fatih'in askeri dehası tartışılmaz olsa da, kişiliği bununla sınırlı değildi. O, aynı zamanda "Avnî" mahlasıyla şiirler yazan bir şair, birkaç dil bilen bir entelektüel, kütüphaneler kurduran bir kitapsever ve büyük bir sanat hamisiydi. Matematik, astronomi ve felsefeye derin bir ilgi duyardı. İtalyan ressam Bellini'yi sarayına davet etmesi, onun Batı sanatına olan merakını gösterir. Kurduğu Sahn-ı Seman Medreseleri ile bilimin gelişmesine öncülük etmiştir. Dolayısıyla Fatih, sert bir komutan olduğu kadar, ince ruhlu bir aydın ve medeniyet kurucusu bir liderdi.

Yanlış 2: "Kardeş Katli" Yasasını Fatih İcat Etti

Gerçek: Fatih, "kardeş katli" uygulamasını icat etmemiştir; o, zaten kendisinden önceki padişahlar döneminde (örneğin I. Murad ve Yıldırım Bayezid) devletin bekası için başvurulan bir yöntemi, Kanunname-i Âli Osman ile yazılı hale getirerek devletin resmi bir politikası yapmıştır. Amacı, kişisel bir zalimlikten ziyade, Osmanlı'yı defalarca yıkımın eşiğine getiren ve Fetret Devri gibi büyük buhranlara yol açan taht kavgalarını kesin olarak önlemekti. Yani Fatih, var olan bir uygulamayı, devletin bölünmez bütünlüğünü korumak adına kurumsallaştırmıştır.

Yanlış 3: İstanbul'u Fethetmesinin Tek Sebebi Diniydi

Gerçek: İstanbul'un fethi için dini motivasyon, yani Peygamber Efendimiz'in müjdesine nail olma arzusu, şüphesiz çok önemli ve güçlü bir sebepti. Ancak tek sebep bu değildi. Fatih için İstanbul, jeopolitik bir zorunluluktu. Osmanlı topraklarının tam ortasında bir çıbanbaşı gibi duran Bizans, hem devletin Anadolu ve Rumeli arasındaki bütünlüğünü bozuyor hem de Haçlı seferleri için sürekli bir üs görevi görüyordu. Ayrıca şehrin, Karadeniz ve Akdeniz ticaret yollarının kesişim noktasında olması, onu ekonomik olarak da paha biçilmez kılıyordu. Dolayısıyla fetih, dini, siyasi, askeri ve ekonomik pek çok stratejik sebebin bir birleşimiydi.

Yanlış 4: Bellini'nin Yaptığı Portre Onun Tek ve Gerçek Görünüşüdür

Gerçek: Venedikli ressam Gentile Bellini'nin yaptığı ünlü portre, Fatih'in Batılı bir sanatçı tarafından yapılmış en bilinen tasviridir ve şüphesiz büyük bir tarihsel değere sahiptir. Ancak bu portrenin, Fatih'in "tek ve mutlak" gerçek görünüşü olduğunu söylemek zordur. Öncelikle, portre Fatih'in son yıllarında yapılmıştır. Ayrıca, dönemin diğer minyatürlerinde ve tasvirlerinde farklı fiziksel özellikler de görülebilmektedir. Örneğin, bazı kaynaklar onun daha heybetli ve güçlü bir fiziğe sahip olduğunu belirtir. Bellini'nin portresi, onun Batılı bir gözle ve Rönesans sanat anlayışıyla yapılmış bir yorumu olarak değerli olsa da, Fatih'in fiziksel görünüşü hakkında tek kaynak değildir.

Yanlış 5: Fatih, Halka Tamamen Kapalı ve Ulaşılmaz Bir Padişahtı

Gerçek: Fatih'in, devletin otoritesini ve padişahın haşmetini artırmak için kendisinden önceki padişahlara göre daha mesafeli bir duruş sergilediği doğrudur. Divan toplantılarına başkanlık etmeyi bırakıp, kararları perde arkasından izlemesi bunun bir örneğidir. Ancak bu, onun halktan tamamen koptuğu anlamına gelmez. Cuma namazlarında halkla bir araya geldiği, tebdil-i kıyafet (kıyafet değiştirerek) çarşıyı pazarı gezdiği ve halkın dertlerini ilk ağızdan dinlediği yönünde pek çok rivayet vardır. Ayrıca adalet konusunda son derece hassas olduğu ve halktan gelen şikayetleri dikkatle incelediği bilinmektedir. Onun mesafesi, kişisel bir kibirden çok, kurumsallaştırdığı devletin ciddiyetini ve padişahlık makamının yüceliğini korumaya yönelik bir politikaydı.

Özetle, Fatih Sultan Mehmet hakkındaki popüler inanışlar, onun karmaşık ve çok yönlü kişiliğini anlamak için çoğu zaman yetersiz kalır. O, sadece kılıcını kuşanan bir fatih değil, aynı zamanda kalemiyle şiir yazan bir şair, fermanıyla kanun yapan bir reformist ve fırçasıyla resim yaptıran bir sanatseverdi. Tarihsel gerçekler ışığında onu yeniden değerlendirmek, efsanelerin ardındaki gerçek lideri, tüm derinliği ve dehasıyla tanımamızı sağlar.

Diğer Yazılarımız

YUKARI ÇIK